Vasinin Görevleri Nelerdir? – İzmir Avukat
Vasi, en basit tanımı ile velayet altında bulunmayan küçüklerin, sulh hukuk mahkemesi tarafından alınan karar ile kısıtlanmış kişilerin, bir yıl ve daha uzun süre hapis cezası almış kişilerin mal varlığını ve kişilik haklarını korumak ve yönetmek amacı ile atanan kişidir. Bu durumda kişinin tek başına vasinin onayı veya icazeti olmadan yaptığı işlemler geçersizdir ve bu durumda iyiniyetli üçüncü kişilerin dahi iyi niyeti korunmaz. Yargıtay da sık sık kararlarında bu durumu dile getirmektedir. Vesayet ilişkisi kanunda gözetilen bazı hallerde mahkeme tarafından re’sen gözetilirken bazı hallerde başvuru ile mahkeme atamaktadır.
Vasi kanunda öngörülen vesayet organlarından biridir. Türk Medeni Kanunu’na göre vesayet organları vesayet daireleri ile vasi ve kayyımlardır. Vasi, kural olarak iki yıl için atanır. Vesayet makamı, bu süreyi her defasında ikişer yıl uzatabilir. Dört yıl dolunca vasi, vasilikten kaçınma hakkını kullanabilir. Vasi olan kişinin, Sulh hukuk mahkemesince atanan kişinin görev ve sorumlulukları yerine getirmesi gerekmektedir. Vasinin görevleri başlığı altında hukuki ve sosyal olarak vesayet altına alınan kişilerin korunması ve hukuki haklarını kullanabilmesi için birden çok madde sıralamak mümkündür.
Vasinin Görevleri Nelerdir?
Vasi olarak atanan kişinin en önemli görevi vesayeti altındaki kişinin menfaatlerini korumaktır.
Vasi tayin edilen kişi vesayet altında bulunan kişinin mal varlığı ile ilgili bir kayıt defteri tutmak zorundadır. Eğer kişinin herhangi bir mal varlığı bulunmuyorsa defter tutulma zorunluluğu yoktur. Vasinin görevlerinden biri yılda en az bir kez vesayet makamına bilgi vermektir.
Vasi Bazı Görevlerini Yerine Getirirken Mutlak Süratte Vesayet Makamından İzin Almak Zorundadır. Bu Görevler;
- Taşınmazların alım ve satımı,
- Vesayet altındaki kişinin borç verme borç alma, sahibi olduğu bir eşyanın bir kişiye ödünç verilmesi, Çek veya senetle borçlanma, kira sözleşmesi yapma, miras paylaşılması ve miras devri, hayat sigortası yaptırma,
- Vesayet altındaki kişinin eğitim, bakım ve sağlık kurumlarından herhangi birine yerleştirilmesi,
- Vesayet altındaki kişinin yerleşim yerinin değiştirilmesidir.
Vasi Bazı Durumlarda Vesayet Makamının İzniyle Beraber Denetim Makamından Da İzin Almak Zorundadır. Bu Durumlar;
- Vasisi olduğu kişinin evlat edinilmesi,
- Bir ülkeye ait vatandaşlığa giriş ve çıkış,
- Miras kabulü ya da miras reddinin yapılması,
- Vesayet altındaki küçüğün ergin sayılmasıdır.
Vasinin Görevleri Detaylı Olarak İncelenecek Olursa :
Defter Tutma :Vasiliğe atanma kararının kesinleşmesi üzerine vasi ile vesayet makamının görevlendireceği bir kişi tarafından ilk olarak derhal yönetilecek malvarlığının defteri tutulur. Vesayet altındaki kişi ayırt etme gücüne sahipse defter tutulurken hazır bulundurulur. Koşullar gerektirdiği takdirde denetim makamı, vasi ve vesayet makamının isteği üzerine vesayet altındaki kişinin malvarlığının resmî defterinin tutulmasına karar verebilir. Bu defter, mirastaki resmî defterin alacaklılara karşı doğurduğu sonuçları doğurur ve oradaki usul uyarınca tutulur.
Değerli Şeylerin Saklanması :Kıymetli evrak, değerli eşya, önemli belge ve benzerleri, malvarlığının yönetimi bakımından bir sakınca yoksa vesayet makamının gözetimi altında güvenli bir yere konulur.
Taşınırların Satılması : Vasinin görevlerinden biri de vesayet altındaki kişinin menfaati gerektirirse değerli şeylerin dışındaki taşınırlar, vesayet makamının vereceği talimat uyarınca, açık artırma ile sattırılmasıdır. Hâkim, özel durumları taşınırın niteliğini veya değerinin azlığını göz önüne alarak pazarlıkla satışa da karar verebilir. Vesayet altındaki kişinin kendisi veya ailesi için özel bir değer taşıyan şeyler zorunluluk olmadıkça satılamaz. Yine aynı şekilde özel tüketim vergisinden muaf (ÖTV) araç alınması sıkça karşımıza çıkmaktadır. Engelli veya kısıtlı bireylerin yakınları bu haktan yararlanmaktadırlar. 5 yıl sonunda ÖTV’den muaf şekilde satılabilecek bu araçlar için Mahkeme’den yani vesayet makamından izin almak gerekecektir. Yani engelli aracı satışı için mahkemeden izin alınması ve mahkemenin belirleyeceği usulde satış yapılması yasal bir zorunluluktur. Ayrıca araç satışı yapıldıktan sonra tahsil edilen araç bedeli de kısıtlı kişinin mal varlığında kalacak ve yakınları tarafından serbestçe kullanılamayacaktır.
Paraların Yatırılması : Vesayet altındaki kişinin kendisi veya malvarlığının yönetimi için gerekli olmayan paralar, faiz getirmek üzere, vesayet makamı tarafından belirlenen millî bir bankaya yatırılır veya Hazine tarafından çıkarılan menkul kıymetlere çevrilir. Paranın yatırılmasını bir aydan fazla geciktiren vasi, faiz kaybını ödemekle yükümlüdür.
Ticarî Ve Sınaî İşletmeler: Vesayet altındaki kişinin malvarlığı içinde ticarî, sınaî veya benzeri bir işletme varsa; vesayet makamı, bunların işletilmesinin devamı veya tasfiyesi için gerekli talimatı verir.
Taşınmazların Satılması: Taşınmazların satışı, vesayet makamının talimatı uyarınca ve ancak vesayet altındaki kişinin menfaati gerekli kıldığı hâllerde mümkündür. Satış, vesayet makamının bu iş için görevlendireceği bir kişi tarafından vasi de hazır olduğu hâlde açık artırmayla yapılır ve ihale vesayet makamının onamasıyla tamam olur; onamaya ilişkin kararın ihale gününden başlayarak on gün içinde verilmesi gerekir. Ancak denetim makamı, istisnaî olarak özel durumları, taşınmazın niteliğini veya değerinin azlığını göz önüne alarak pazarlıkla satışa da karar verebilir.
Özen Yükümlülüğü: Vasinin görevlerinden biri, vesayet altına alınan kişinin bakımı ve eğitimi için gereken önlemleri almaktır. Koruma amacıyla özgürlüğün kısıtlanması , küçüklerin koruma amacıyla bir kuruma yerleştirilmesine vasinin başvurusu üzerine vesayet makamı veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde bizzat vasi karar verir ve durumu derhâl vesayet makamına bildirir. Bunun dışında usul ve yetkiyle ilgili konularda kısıtlı olsun veya olmasın erginlerin korunması amacıyla özgürlüklerinin kısıtlanmasına ilişkin hükümler uygulanır. Vasi, kısıtlıyı korumak ve bütün kişisel işlerinde ona yardım etmekle yükümlüdür. Gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde vasi, koruma amacıyla özgürlüğün kısıtlanmasına ilişkin hükümlere göre kısıtlıyı bir kuruma yerleştirebilir veya orada alıkoyabilir ve durumu derhal vesayet makamına bildirir.
Temsil Yükümlülüğü: Vesayet dairelerinin yetkilerine ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla vasi, vesayet altındaki kişiyi bütün hukukî işlemlerinde temsil eder. Vesayet altındaki kişi adına kefil olmak, vakıf kurmak ve önemli bağışlarda bulunmak yasaktır. Vesayet altındaki kişi görüşlerini oluşturma ve açıklama yeteneğine sahipse, vasi önemli işlerde karar vermeden önce olanak ölçüsünde, onun görüşünü almakla yükümlüdür. Vesayet altındaki kişinin işi uygun bulmuş olması vasiyi sorumluluktan kurtarmaz.
Meslek veya Sanat : Vesayet altındaki kişiye vesayet makamı tarafından bir meslek veya sanatın yürütülmesi için izin verilmiş ise, o kişi bununla ilgili her türlü olağan işlemleri yapmaya yetkilidir ve bu tür işlemlerden dolayı bütün malvarlığı ile sorumludur.
Yönetim Ve Hesap Tutma Yükümlülüğü: Vasi, vesayet altındaki kişinin malvarlığını iyi bir yönetici gibi özenle yönetmek zorundadır. Vasi, yönetimle ilgili hesap tutmak ve vesayet makamının belirlediği tarihlerde ve her halde yılda bir defa hesabı onun incelemesine sunmakla yükümlüdür. Vesayet altındaki kişi görüşlerini oluşturma ve açıklama yeteneğine sahip ise, hesabın hâkim tarafından incelenmesi sırasında olanak ölçüsünde hazır bulundurulur. Vesayet altındaki kişi, kendi tasarrufuna bırakılmış olan mallar ile vasinin izniyle çalışarak kazandığı malları serbestçe yönetir ve kullanır.
Vasilik Görevinden Alınma
Bazı durumlarda vasinin görevleri sona erer. Ayırt etme gücüne sahip olan vesayet altındaki kişi veya her ilgili, vasinin görevden alınmasını isteyebilir. Vasi atamada olduğu gibi vasinin görevden alınması görevi vesayet makamına aittir. Vasinin görevini yapmakta yetersizliği sebebiyle vesayet altındaki kişinin menfaatleri tehlikeye düşerse, vesayet makamı kusuru olmasa bile vasiyi görevden alabilir. Görevden alınmayı gerektiren sebebin varlığını başka bir yoldan öğrenen vesayet makamı, vasiyi re’sen görevden almakla yükümlüdür.
TMK’nın 483.maddesine göre vasinin görevden alınma nedenleri;
1. Görevini ağır surette savsaklaması,
2. Yetkilerini kötüye kullanması,
3. Güveni sarsıcı davranışlarda bulunması,
4. Borç ödemede acze düşmesi
5. Araştırma ve uyarıdır. Başvuru üzerine veya resen harekete geçen vesayet makamı TMK’nın 484. maddesine göre görevden alma işleminden önce, gerekli araştırmayı yapmalı ve vasiyi dinlemelidir. Ancak yaptığı araştırmadan sonra ağır olmayan hallerde görevden almak yerine vasiye görevden alınacağı konusunda uyarıda bulunulur.
Gecikmesinde tehlike bulunan hallerde vasiye geçici olarak işten el çektirilip bir kayyım atanabileceği gibi; gerekirse muhtemel zararı göz önünde bulundurarak vasinin mallarına ihtiyati haciz koyabilir ve tutuklanması da istenebilir. Görevden almak ve uyarıda bulunmanın tanı sıra, vesayet altındaki kişinin korunması için gerekli diğer önlemler de alınmaktadır.
Görevi sona eren vasi, yönetimle ilgili son raporu ve kesin hesabı vesayet makamına vermekle yükümlü olduğu gibi; malvarlığını vesayet altındaki kişiye, mirasçılarına veya yeni vasiye teslim edilmek üzere hazır bulundurmak zorundadır. Son rapor ve kesin hesap belli zamanlarda verilen rapor ve hesaplar gibi vesayet makamı tarafından incelenir ve onaylanır. Son rapor ve kesin hesap onaylandıktan ve malvarlığı vesayet altındaki kişiye, mirasçılarına veya yeni vasiye teslim edildikten sonra, vesayet makamı vasinin görevinin sona erdiğine karar verir. Vesayet makamı, son rapor ve kesin hesabın onaylanması veya reddi konusundaki kararı ile birlikte kesin hesabı vesayet altındaki kişiye, mirasçılarına veya yeni vasiye, tazminat davası açma hakları bulunduğunu da belirtmek suretiyle tebliğ eder. Bu tebliğde vasinin görevine son verildiği de belirtilir.
Vasinin Görevleri İle İlgili Yargıtay Kararları
(Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E. 2015/7092 K. 2016/1757 T. 9.2.2016)
“…4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 483. maddesi; vasinin görevini ağır surette savsaklaması, yetkilerini kötüye kullanması veya güven sarsıcı davranışlarda bulunması ya da borç ödemeden acze düşmesi halinde vesayet makamınca görevden alınacağını, 488. maddesi de; vesayet makamının kararlarına karşı 10 gün içerisinde denetim makamına itiraz edilebileceğini hükme bağlamıştır. Aynı Kanunun 397. maddesinde belirtilen denetim makamı görevi ise asliye hukuk mahkemesine aittir. Vasinin görevden alınıp yeni vasi atanmasına yönelik vesayet makamı kararlarına karşı temyiz yoluna başvurulamayacağından…”
(Yargıtay 2. Hukuk Dairesi E. 2005/12717 K. 2005/15257 T. 3.6.2005)
…Kısıtlı, vesayet makamına verdiği dilekçesi ile aynı zamanda hakkın da verilmiş bulunan kısıtlama kararının Türk Medeni Kanununun 474. maddesi gereğince kaldırılmasını da istemiştir. Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı yüzünden kısıtlanmış kişi üzerindeki vesayetin kaldırılmasına, ancak kısıt lama sebebinin ortadan kalkmış olduğunun resmi sağlık kurulu raporu ile belirlenmesi halinde karar verilebilir. (TMK 474) Bu bakımdan kısıtlının bu talebinin, duruşmalı incelenmesi ve kısıtlama sebebinin ortadan kalkıp kalkmadığının resmi sağlık kurulu raporu ile belirlenmesi ve hasıl olacak sonuç uyarınca olumlu-olumsuz karar verilmesi gerekirken…”
(Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 1999/2617 E. 1999/4992 K. )
Vasinin Türk Medeni Kanunun Velayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına Dair Tüzüğün 21. ve müteakip maddelerinde gösterilen süreler içinde hesap verme yükümlülüğünü yerine getirmesi gerekir. Aksi takdirde Medeni Kanunun 427. Maddesindeki (4721 sayılı Medeni Kanun’a göre 483. Madde) şartlar oluşacağından vasinin azline karar verilmesi gerekir.” Denilerek bu süre içerisinde hesap veremeyen vasinin azledilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
(Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 30.11.2005 tarihli 2005/13065 E. 2005/16632 K.)
“… İlgililer, vesayet makamının kararlarına karşı, tebliğ gününden başlayarak on gün içinde denetim makamına itiraz edebilirler. Denetim makamı, gerektiğinde duruşmada yaparak bu itirazları karara bağlar. Denetim makamının kararı kesin niteliktedir.” şeklinde denetim makamının kararlarının kesinliği kabul edilmiştir.
Benzer ilginizi çekebilecek yazılarımız;
- Şiddet Karşısında Hangi Tedbirler Alınır? Şiddet Karşısında Alınabilecek Tedbirler
- Boşanma İçin Gereken Evraklar
- Zina Nedir? Türk Ceza Kanunu ve Medeni Kanun Kapsamında Zina Suçu
- Boşanma Davalarında Tazminat
- Boşanma Davalarında Yetkili Mahkeme, Boşanma Davası Nerede Açılmalı?
- Evlat Edinme Şartları
- Müşterek/Ortak Çocukta Nafaka Kapsamı
- Boşanma Davaları Ne Kadar Sürer?
- Çekişmeli Boşanma Davası Sıkça Sorulan Sorular
- Boşanma Davasında Çocuğun Velayeti Kime Verilir?
- Nafaka Nedir?
- Aile Konutu Şerhi
- Anlaşmalı Boşanma Davasının Şartları Nelerdir?
- Ayrılık Davası
- Düğün Takılarının Paylaştırılması
- Uzaklaştırma Kararı Nasıl Alınır?
- Boşanma Davalarında Feragat
- Mal Rejimi Türleri
- Eşten Mal Kaçırma
- Vasi Tayini Gerektiren Durumlar
- Koruyucu Ailelik Nedir?
- Evlilik Sözleşmesi Nedir?
- Eşler Arası Cebri İcra Yasağı
- Yoksulluk Nafakası Nedir?
- Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması
- Babalık Davası
- Soybağının Kurulması
- Cinsiyet Değiştirme Davası
- Yeni Evlilerin Boşanma Süreci
- Boşanma Sonrası Çocuğun Soyadı
- Terk Sebebiyle Boşanma
- Mehir Senedir Nedir?
- Boşanma Davasında Kusur
- Velayet Hangi Durumlarda Anneye Verilmez
- Yabancı Eşten Boşanma
- Anlaşmalı Boşanma Davasında Hakim Neleri Sorar?
- Zina Sebebi İle Boşanma
- İzmir Anlaşmalı Boşanma Avukatı
- İddet Süresi Nedir?
- Ortak Velayet
- Nişanın Bozulması
- Cinsiyet Değişikliği İçin Gerekli Sağlık Raporları
- Boşanma Davasında Velayet
- Vasinin Görevleri Nelerdir?
- Boşanmada Yargılama Usulü
Adres: Karşıyaka Tower No:12 Kat:9 Daire:59 Karşıyaka/İzmir
E-posta: [email protected]
Telefon: +90 534 415 52 56